AC/DC

AC/DC

AC/DC: Elektriğin Ta Kendisi

Kuruluş ve İlk Yıllar

AC/DC, 1973 yılında İskoçya doğumlu kardeşler Malcolm ve Angus Young tarafından Avustralya’nın Sidney kentinde kuruldu. Grubun adı, dikiş makinesinin arkasında yazılı olan “AC/DC” ibaresinden alınmıştı ve alternatif akım (AC) ile doğru akımın (DC) birleşimini temsil ediyordu. Bu terim, grubun enerjik ve güçlü müzikal tarzı için adeta biçilmiş kaftandı.

Malcolm Young, ritim gitarist olarak grubun temel taşını oluştururken, Angus Young da kısa boyu, okul üniformasıyla sahneye çıkması ve çılgın gitar sololarıyla grubun görsel ve müzikal liderliğini üstlendi. İlk kadroda vokalist Dave Evans yer alsa da, bu dönem kısa sürdü. 1974’te Evans’ın yerini, grubun kaderini değiştirecek bir isim olan Bon Scott aldı.

AC/DC +  Bon Scott
Bon Scott

Bon Scott Dönemi (1974–1980)

Bon Scott’un gelişiyle AC/DC’nin kimliği daha belirginleşti. Scott, karizmatik tavırları, asi ruhu ve keskin mizah anlayışıyla grubun enerjisine eşsiz bir katkı sağladı. İlk önemli çıkışlarını 1975’te yayımladıkları High Voltage albümüyle yaptılar. Bu albüm, blues tabanlı hard rock ve boogie ritimleriyle dikkat çekti.

Ardından gelen T.N.T. (1975) ve Dirty Deeds Done Dirt Cheap (1976) gibi albümlerle grup Avustralya’da büyük bir başarı yakaladı. 1977’de Let There Be Rock ve 1978’de Powerage ile uluslararası başarıları da gelmeye başladı. Ancak asıl büyük sıçramayı 1979’da yayımladıkları Highway to Hell ile yaptılar. Bu albüm hem ticari başarı sağladı hem de eleştirmenlerden büyük övgü aldı. Albümün aynı adlı parçası, grubun en bilinen klasiklerinden biri hâline geldi.

Ancak bu yükselişin ortasında büyük bir trajedi yaşandı. Bon Scott, 19 Şubat 1980’de alkol zehirlenmesinden dolayı hayatını kaybetti. Grubun bu ölümle dağılacağı düşünülürken, AC/DC yollarına devam etmeyi seçti.

AC/DC + Highway to Hell + Album
Highway to Hell

Brian Johnson ile Yeni Bir Başlangıç

Scott’un ölümünden kısa bir süre sonra, İngiliz şarkıcı Brian Johnson gruba katıldı. Johnson’un güçlü vokali ve sahne karizması, Bon Scott’un yerini doldurmakta zorlanmadı. 1980 yılında yayımladıkları Back in Black albümü, hem bir yas hem de yeniden doğuş ifadesiydi. Albüm kapağı tamamen siyah olarak tasarlandı ve içerdiği şarkılarla adeta bir rock manifestosuna dönüştü.

Back in Black, dünya çapında 50 milyondan fazla satarak tüm zamanların en çok satan rock albümlerinden biri oldu. “Hells Bells”, “You Shook Me All Night Long” ve “Back in Black” gibi parçalar, grubun kalıcı klasikleri arasında yer aldı.

1980’lerden 2000’lere: İnişler, Çıkışlar ve Süreklilik

For Those About to Rock (We Salute You) (1981) albümüyle bu başarının üzerine çıkan grup, 1980’lerin geri kalanında ise daha istikrarlı ama düşük profilli bir dönem yaşadı. 1983’te Flick of the Switch, 1985’te Fly on the Wall, 1988’de ise Blow Up Your Video albümleri geldi. Bu yapıtlar ticari olarak orta düzeyde başarı gösterdi.

1990 yılında The Razors Edge albümüyle büyük bir geri dönüş yaptılar. Özellikle “Thunderstruck” parçası, hem müzikal gücü hem de ikonik açılış riff’iyle grubun en tanınan şarkılarından biri oldu. AC/DC’nin sert ama melodik formülü yeniden zirveye taşındı.

1995’te gelen Ballbreaker ve 2000’de yayımlanan Stiff Upper Lip albümleri de AC/DC’nin sadık dinleyici kitlesini memnun eden, klasik hard rock çizgisinde ilerleyen yapıtlar oldu.

2000’ler Sonrası: Yaşlanan Devler ve Müzikal Direniş

2008 yılında çıkan Black Ice albümü, AC/DC için 21. yüzyıldaki büyük bir yeniden doğuş oldu. Albüm, dünya çapında listelere bir numaradan girdi ve turnesi yüz milyonlarca dolarlık gelir elde etti. Grubun yaş ortalaması artmış olsa da sahne enerjileri ve müzikal gücü hâlâ genç gruplara taş çıkartacak seviyedeydi.

Ancak 2014 yılında Malcolm Young, demans hastalığı nedeniyle gruptan ayrıldı. 2017’de hayatını kaybetti. Bu, grubun belki de en derin kaybıydı; çünkü Malcolm, AC/DC’nin kalbini oluşturan müzikal direktördü.

Aynı dönemde davulcu Phil Rudd’ın yasal sorunları ve Brian Johnson’ın duyma sorunları nedeniyle konserleri bırakmak zorunda kalması, grubun dağılacağına dair söylentileri artırdı. 2016 yılında Johnson’ın yerine Guns N’ Roses’tan Axl Rose ile konserler verildi. Ancak bu geçici bir çözümdü.

Power Up: Son Bir Patlama

2020 yılında, pandemi döneminde sürpriz şekilde yayımlanan Power Up albümü, hem hayranları hem de müzik eleştirmenlerini şaşırttı. Brian Johnson geri dönmüş, Angus Young ise Malcolm’un anısını yaşatmak için onun eski riff’lerinden beslenen şarkılar yazmıştı. Albüm, hem ticari başarı elde etti hem de grubun hâlâ formda olduğunu kanıtladı.

AC/DC + Angus Young
Angus Young

Müzikal Tarz ve Etki

AC/DC’nin müziği sade, doğrudan ve enerjiktir. Blues kökenli riff’ler, güçlü vokaller, keskin ritimler ve saf rock ‘n’ roll ruhuyla tanınırlar. Müziklerinde politik ya da toplumsal mesajlara pek rastlanmaz; daha çok eğlence, isyan, kadınlar, içki ve sahne hayatı gibi klasik rock temaları ön plandadır.

AC/DC’nin etkisi, hem heavy metalin gelişimine hem de punk rock’ın enerji anlayışına katkıda bulunmuştur. Metallica, Guns N’ Roses, Foo Fighters, Airbourne gibi birçok grup onları ilham kaynağı olarak görmüştür.

Angus Young: Efsanevi Bir Figür

Angus Young, AC/DC’nin ikonik yüzü olmasının yanı sıra, rock tarihinin en tanınan gitaristlerinden biridir. Sahneye okul üniformasıyla çıkması, Chuck Berry tarzı “duck walk” hareketi ve Gibson SG gitarıyla çaldığı sade ama etkileyici riff’lerle unutulmaz bir figürdür. Müzikal sadeliği, teknik gösterişten çok groove ve hissiyat üzerine kurmasıyla takdir toplamıştır.

Sonuç

AC/DC, 50 yılı aşkın süredir değişmeyen tarzı, sahne enerjisi ve zamansız şarkılarıyla rock müziğin en büyük ikonlarından biri olmuştur. Onlar için “rock’n roll’un son gerçek kaleleri” demek abartı değildir. Değişen dünyaya, müzik trendlerine ve yaşlara rağmen, AC/DC hâlâ fişe takıldığında ortalığı yakacak güçtedir.

AC/DC - For Those About to Rock (We Salute You) (Live At River Plate, December 2009)
0 0 votes
Article Rating
Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
Scroll to Top
0
Düşüncelerinizi duymak isterim, lütfen yorum yapın.x